Kıssadan Hisse (!)


Foto: Hacer

Güneşli bir bahar günüydü. Ben odamda uslu uslu oturmuş, Hümeyra'nın boyama kitabını boyuyordum. Birden Hümeyra paldır küldür odaya dalıp sevinçle bağırdı, 'Bak teyze! Çilek!!! ' Ben önce, Hümeyra'nın giriş hızı nisbetinde bi hızla boyaları ve kitapları arkama saklayıp, sonra, sol cenaha ' şimdi sırasımı' anlamlı bi bakış attım. Ama o aldırmadı. Bi avuç dolusu çileği burnuma dürtükleyip 'Bak, ne güzeller di mi? Hepsini ben topladım.' diye şakımaya başladı. Şöyle bi baktım,' Hımmm... pek güzel görünmüyorlar' dedim. Güzel oldukları konusunda ısrarlıydı. Diretti, 'Hayır! Çok güzeller!' Burnumun dibindeki avucunu avucuma boşaltıp 'Bakayım' dedim. Ve bi çırpıda çilekleri hüplettim (zuhahahahahah:P ) Aynı anda Hümeyra tiz telden bi keman konçertosuna başlamıştı bile. Bi iki sanye içinde, olağan üstü yetkilerle donatılmış (!) bi mahkeme heyeti olay mahaline vasıl oldu:P Hümeyra salya-sümük, tiz telden konserine devam ederek ve parmağıyla beni göstererek olayı özetledi (!) Ezici çoğunluk bakışlarını bana yöneltti. Ben şöyle bi öksürüp gevrek gevrek, 'ben güzele güzel demem, güzel benim olmayınca.' veciz savunmasını yaptım:P
Mahkeme kısa sürdü. Heyet önce, müştekiden özür dileyip el, yüz ve burnunu yıkamam ve kısasa ( yani Hümeyraya bi avuç dolusu çilek toplamama) karar verdi. Sonra hafifletici sebebler (sözgelimi, suç unusuru olan çileklerin ısrarla burun hizamda tutulup suça teşvik edilmem vb.) göz önüne alınarak, cezam, özür dilemek ve müştekiye bi avuç çilek toplamak şeklinde kesinleşti. 'Adalet karşısında boynumuz kıldan incedir' diyip, mızmızıka ufaklıktan özür dileyip bahçeye yollandım.
Sonuç:
Fil hakika, çilekleri topladım. Ancak daha eve varamadan dayanamayıp onları da hüplettim. eve döndüğümde, Hümeyra herşeyi unutmuş, benim vukuat sebebiyle yarım bırakmak zorunda kaldığım boya faliyetime devam ediyordu.

Yorumlar

Hacer dedi ki…
Ayniyle vakii olmasa da kısmen gerçek:)
Minik Patikler dedi ki…
:) cok komik

Bu blogdaki popüler yayınlar

Cık cık...