Kayıtlar

Mayıs, 2006 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Hakikat Söz İse...

بِسْمِ اللّهِ الرّحْمنِ الرّحِيمِ اِذْ نَادَى رَبَّهُ اَنّىِ مَسَّنِىَ الضُّرُّ وَاَنْتَ اَرْحَمُ الرَّاحِمِينَ Sabır kahramanı Hazret-i Eyyub Aleyhisselâm'ın şu münâcâtı, hem mücerreb, hem te'sirlidir. Fakat âyetten iktibas suretinde bizler münâcâtımızda رَبِّ اَِنّىِ مَسَّنِىَ الضُّرُّ وَاَنْتَ اَرْحَمُ الرَّاحِمِينَ demeliyiz. Hazret-i Eyyub Aleyhisselâm'ın meşhur kıssasının hülâsası şudur ki: Pek çok yara, bere içinde epey müddet kaldığı halde, o hastalığın azîm mükâfatını düşünerek kemal-i sabırla tahammül edip kalmış. Sonra yaralarından tevellüd eden kurtlar, kalbine ve diline iliştiği zaman, zikir ve mârifet-i İlahiyyenin mahalleri olan kalb ve lisanına iliştikleri için, o vazîfe-i ubûdiyete hâlel gelir düşüncesiyle kendi istirahatı için değil, belki ubûdiyet-i İlâhiyye için demiş: "Ya Rab! Zarar bana dokundu, lisanen zikrime ve kalben ubûdiyetime hâlel veriyor." diye münâcât edip, Cenab-ı Hak o hâlis ve sâfi, garazsız, lillâh için o münacatı gâyet ha