Masal-cık

Yaşarken oldu bunlar. Zaman kaydetti hepsini. Gerçek uyuklarken Üstüne dökülen geçmiş zaman bulaşığı misali bi masalcığı göremedi. Masallar gerçeğin sustuğu yerde. AZ masal dinletti gerçekler. Hiç masal sevmedi. içindeki masalsılığı hiç beğenmedi. Yalanların burun uzatanlarını, şapkaların kırmızılarını, kötülüğü yüzüne bulaşan belalı tipleri, iyiliği pamuk gibi yumuşacık tezahur ediverenleri, kırk rakamına kilitli katırlar ve satırları, dereler ve tepelerce dümdüz uzanan arpaboyu yolları, şekle sığmayan envai kalabalık şeyi sevmedi. Sessizce okunmalı masallar; Uyandırmadan gerçeği. Kelimeler parmak uçlarında... Nidalar nefeslerini tutmalı, hele! Her masal gerçeği uykuda yakalamalı.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Cık cık...